Sorunsuz Bağlantı için www.sohbet-gruphepsi.blogspot.com sitesinden giriş yapınız.

Türkiye'nin Arama Motoru Geliyoo.com

Türk Mühendisler Sonunda Güvenilir Yüzde Yüz Yerli Malı Türk Arama Motorunu Kurdu. Görmek İçin TIKLA

Görüntülü ve Sesli Sohbet İçin Tıklayın

Facebooktaki Arkadaşlarınız ile Görüntülü ve Sesli Sohbet Odamızda Sohbet Etmek İçin Tıklayınız.

Ay Yıldız Tim Facebooka Savaş Açtı

Türk Hacker Grubu Ayyıldız Tim Facebooka Savaş Açtı. Haberin Devamı İçin TIKLAYIN...

XAT SOHBET SİTELERİ NEDEN AÇILMIYOR

Xat Sohbet Siteleri Neden Açılmıyor Detaylı Bilgi İçin TIKLAYIN.

XAT TÜRKİYEDE NE ZAMAN AÇILACAK

Detaylı Bilgi İçin TIKLAYIN...

Facebook Sohbet Pencerem Açılmıyor Diyenler

Facebook Sohbet Penceresi Açılmayanlar Çözü Bulundu Detaylı Bilgi İçin TIKLAYIN

İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SKANDAL HABER

İstanbbbul Bilgi Üniversitesinde Sözde Demokrasi ve İfade Özgürlüğü Adı Altında PORNO FİLMİ Çektiler

Elif Şafak URUCU Resimleri

İstanbul Bilgi Üniversitesi Bitirme Tezi için Porno Filminde Rol Alan Elif Şafak Urucu Resimleri. Görmek İçin TIKLA

Googlede En Çok Aranan Kelimeler Nelerdir

Dünya Googlede En Çok Neyi Arattırıyor Merak Edenler ve SEO Hizmetleri İçin Tıkla

ÇAKIL TAŞLARI DİZİSİ

Çakıl Taşları Dizisinin Sevilen Oyuncularını Hayranları İçin Yakından Araştırdık. Merak Ediyorsanız TIKLAYIN

BEDAVA GÖRÜNTÜLÜ VE SESLİ SOHBET KURMAK İÇİN TIKLA

Sizinde Sesli ve Görüntülü Bir Chat Paneliniz Olsun İstemezmisiniz.Evet Diyorsanız. Hiç Durmayın. TIKLAYIN.

17 Şubat 2011 Perşembe

Google One Pass Online Dergi Kitap ve Gazeteler Sitesi

İlk iPad gazetesi The Daily ile ortaya çıkan Apple’ın online yayın uygulamalarına özel ödeme sistemine Google’dan karşılık geldi. Google One Pass adı verilen Google hizmeti, Google Checkout altyapısıyla online dergi ve gazeteler için ödeme altyapısı olacak.


Google bu adımıyla online yayınları kolay erişilebilir ve güvenli bir ödeme altyapısıyla birleştirmeyi hedefliyor. Yayın ücretinin %10′unu alacak olan Google, Apple’ın %30′luk payının yanında bir adım önde olacak.


Google, kullanıcıların izin vermesi halinde kullanıcı ismi, posta kodu ve eposta adresini yayıncılarla paylaşacak. Daha ziyade web üzerindeki yayınlara ulaşmak isteyen Google One Pass, mobil işletim sisteminin desteklemesi halinde mobil uygulamalarda da kullanılabilecek.






One Pass ile tek bir ödeme ile ücreti ödenen online içeriklere her yerden erişilebilecek. Eric Schmidt’in Berlin’de açıkladığı bu sisteme Alman dijital yayıncılar ilk adımı atmış. Popular Science, Prisa ve Rust Communications gibi yayınlar Google One Pass kullanacak isimler arasına katılmış.


Şimdilik Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, İngiltere ve ABD’de geçerli olan sistem diğer ülkelerde ise ilerleyen dönemde aktif olacak. Türkiye’de Google Checkout’un geçerli olmaması nedeniyle bu servisten faydalanmamız mümkün değil. Ama şimdiden dijital yayıncılığın ücretli bir dünya olacağına kendimizi alıştırmamız gerekiyor.

Google One Pass Hakkında Detaylı Haber Videosunu İzlemek İçin Tıklayın

Facebook Kendi Telefonlarını Üretiyor [Snaptu Mobil Phone]

Facebook’un bir telefon ile hayatımıza gireceği sürekli konuşuluyordu ama Facebook artık bir değil bir kaç telefon ile hayatımızda olacak. Facebook Blog‘dan yapılan açıklama gösteriyor ki şirket kendine has bir telefon ile uğraşmaktan daha çok mobil üreticilerle kafa kafaya vermiş.


Hatırlanacağı gibi 0.Facebook.com ile mobil internetten Facebook’a erişimi ücretsiz hale getiren şirket, çok özellikli orta sınıf telefonlara Facebook’u yerleştirmek için de Snaptu ile çalışacağını açıklamıştı.


Başarılı bir uygulama olan Snaptu ile 2,500 farklı cihaza erişmeyi başaran Facebook, artık akıllı telefonlara temelden el atmayı planlıyor.


Daha önce bahsettiğimiz INQ markalı Cloud Touch ve Cloud Q adıyla 2 özel bir telefon ile bir kaç gün önce basına tanıtılan HTC’nin Facebook telefonlarından(HTC Salsa ve HTC Chacha) bahseden Charles Wu, Facebook’un mobil cihazlara gösterdiği ilgiyi netleştirdi.


Facebook’un mobil bölüm mühendislerinden olan Wu, mobil cihaz üreticileriyle yakından çalışıldığını ve Facebook’un hareketli dünyasını içinde barındıracak yeni telefonlar için çalışıldığını aktarıyor. Çoğu kişi için interntte en çok vakit geçirilen sitelerden biri olan Facebook, mobilde de kullanıcılarıyla bağlantıyı kesmemek istiyor.


Her ne kadar Facebook markasını taşımasa da Facebook’un kendine özel telefonlar hazırladığı artık bir gerçek. Özellikle Facebook Kredileri’ni NFC üzerinden mobil cihazlarla gerçek hayata bağlamasını beklediğim Facebook, gelecekte bir mobil işletim sistemi ile karşımıza çıkar mı diye düşünmeden edemiyorum?

Yahoo iPad Gazetesi ve Tanıtım Videosu

Yahoo’nun yeni medya düzenine ayak uydurma adımı olan LiveStand‘in ilk görüntüleri yayınlandı. Öncelikli olarak tablet bilgisayarları hedeflemesinin yanında akıllı telefonlara için de özel bir haber uygulaması olacak LiveStand’in tanıtım videosunda kişiselleştirilebilir içeriğin üzerinde duruluyor.


İlk yazımızda da paylaştığımız gibi LiveStand yalnızca kendi içeriklerini kullanmayacak. Anlaşma sağlanan dijital dergilere de LiveStand üzerinden erişilebilecek. TV formatında reklamlarla yeni bir dönüşüm başlatmayı planlayan Yahoo, LiveStand’de yerel içeriklere dolayısıyla yerel pazarlamaya da önem verecek.


İşte eğlenceli ve renkli görünen LiveStand’in ilk görüntülerini İzlemek İçin TIKLAYIN

Genc Kızlara iBRET Olacak Bir Sanal Ortam Faciası [LÜTFEN OKU]


Sevgilisi Tarafından Kandırılarak Camda Soyunan Genç Kız Şimdi Çok Pişman.

[Lütfen yaşanılan bu tür olaylardan ders çıkaralım ve kardeşlerimize genç kızlarımıza sahip çıkıp denetleyelim onlara doğruyu yanlışı ayırt edebilecek bilgiler verelim özellikle anne ve babalar]




Tüm Genç Kızlarımıza İbret Olacak Bir Sanal Ortam Faciası Daha....
Mersin´de yaşayan Ergin U. İstanbul´da, lise son sınıf öğrencisi 16 yaşındaki E.K. ile 1 yıl önce internette tanıştı. Engin U. sohbet ettiği E.K.´nın çıplak görüntülerini çekti ve ufak kıza şantaj yaptı.

------------------------------------------------------------


Engin Belli'nin haberi


İstanbul'da, lise son sınıf öğrencisi 16 yaşındaki E.K., yaklaşık bir yıl önce Facebook aracılığıyla Mersin'de yaşayan Ergin U. ile tanıştı. İkili bir yıl boyunca sanal dünyadan görüştü.


Ergin U. bir gün internetten sohbet ettiği liseliye, "Seni çıplak görmek istiyorum" dedi. Liseli kız webcam'da soyundu. Genç kızın görüntülerini kayıt eden Ergin U., "Mersin'e yanıma gelip benimle ilişkiye gireceksin.
Yoksa, görüntülerini ailene gönderirim, internet sitelerine koyarım" diyerek genç kızı tehdit etmeye başladı. Tehditle yetinmeyen Engin U., görüntüleri liseli kızın akrabası İ.S.'ye gönderdi.


İ.S.'den durumu öğrenen kız, önceki hafta evden kaçtı. Şikâyet üzerine devreye giren polis, şantajcı Engin U.'nun peşine düştü. Evine dönen liseli kız ise psikolojik tedavi altına alındı.


Kaynak:Haberturk

LÜTFEN OKU
Bu Konuda Hakkında Genç Kardeşlerimize Öğütlerinizi ve Tavsiyelerinizi Tecrübeleriniz ile Paylaşmak için Lütfen; Yorum Yazınız [Unutmayın ki; Yorumlarınızı Okuyacak Olanlar Bizim Kardeşlerimiz]

13 Şubat 2011 Pazar

Facebook Pages Tasarım Özelliklerini Geliştirdi

Kullanıcı profillerine yeni bir görünüm kazandıran Facebook, bekleneni yaptı ve bu tasarımı Facebook sayfaları için de geçerli kıldı. Benzer tasarım değişikliklerinin yanında Facebook sayfaları için iyileştirmeler ve yeni özellikler de açıklandı.


Bu güncelleme ile eskiden olduğu gibi Facebook profilleri ile Facebook sayfaları aynı görünüme kavuştu. Özelikle profil resimlerine şaşırtıcı bir görünüm kazandırmaya imkan veren bu arayüzün, markalar tarafından daha ilginç kullanımlarla tekrar gündeme geleceğini düşünüyorum.


Facebook sayfalarının tasarımı dışındaki yenilikler asıl üzerinde durulması gereken nokta. En önemli değişiklik ise Facebook sayfalarında artık bölgesel paylaşımlar yapılabilecek olması. Yani global bir marka tek Facebook sayfasıyla tüm ülkelere özel güncellemeler yapabilecek. Böylece markaların sayfalar üzerinden yerel reklam çalışmalarını kolaylaştıracak olan Facebook, aynı sayfayı beğenen kullanıcıları da artık sayfalarda gösterecek.






Yeni özelliklerden dikkat çeken bir diğeri de Facebook’un artık profilinizi sayfaya dönüştürmenize imkan tanıması. Yeni tasarımla beraber isterseniz profilinizi yönetici olduğunuz sayfaya çevirebileceksiniz. Bu özelliği aktifleştirdiğinizde Facebook sayfa uyarılarını profil uyarıları gibi sol üst kısımda alıyorsunuz ve giriş yaptığınızda sadece o sayfaya dair şeyler görüyorsunuz.


Bu özellik sadece Facebook sayfası kullanmak için profil oluşturan kullanıcılar ve eposta uyarılarından yorulmuş yöneticiler için iyi bir durum ancak kişisel profiliniz için bu güncellemeyi yaptığınızda ana görünümde kullanıcı özelliklerinizin göz ardı edileceğini bilmelisiniz. Örneğin mesajlarınıza ulaşmak isterseniz yeniden profilinize dönmeniz gerekiyor. Profil-sayfa arası yönetim değişiminin saklı tutulması sanırım Facebook sayfalarının daha hızlı yönetilmesi amaçlanmış. Çünkü profilinizi birden fazla sayfaya yönlendirilebiliyor ve o sayfayla kolayca ilgilenebiliyorsunuz.






Facebook ayrıca kendi uygulamalarına yönelik kullandığı FBML programlama dilini de Iframe’e yönlendirmeye karar verdi. FBML kullanımı kaldırılmış değil ancak artık Facebook sayfalarına eklenecek sekmelerde iFrame kodları kullanılabilecek.


Yeni sayfa tasarımı ve özellikleri hakkında sayfa yükseltme durumunuzu kontrol edebilir, ilgili tanıtım dökümanını ve yardım sayfasını ziyaret edebilirsiniz. iFrame kullanımı ilgili gelişmeler için Facebook Geliştirici bloguna göz atabilirsiniz.

12 Şubat 2011 Cumartesi

Apple Mekanist App Store iTunes Program Download / İndir

Mekanist iPhone App Store İtunes Download / indirmek için Aşağıdaki Download Resmine Tıklayın [Click Here in Up Down İmages Link]

Mekanist for iPhone App Store Hakkında [Türkçe Bilgi]

Description / Mekanist İphone Hakkında
Yakınlarda güzel bir cafe mi arıyorsunuz? Ya da haftasonu için şık bir restoran? Mekanist'in yenilenen iPhone uygulaması ile yakınınızdaki en popüler mekanları keşfedebilir, şehrin en iyilerini görebilir, aradığınız yerlerle ilgili kullanıcı yorumlarına ve iletişim bilgilerine saniyeler içinde ulaşabilirsiniz.


Türkiye'nin bir numaralı mekan arama motoru Mekanist'in iPhone uygulaması, yeni yüzü, restorandan çilingirine 100.000'den fazla kayıtlı mekan bilgisi ve on binlerce kullanıcı yorumuyla her an elinizin altında!


Mekanist iPhone uygulaması ile:
- Bulunduğunuz yerin yakınındaki en iyi mekanları listeleyin.
- Mekanlarla ilgili yazılan kullanıcı yorumlarını okuyun, puan dağılımına göz atın.
- Mekanların haritadaki konumuna ve iletişim bilgilerine ulaşın.
- Ziyaret ettiğiniz mekanlara puan verin, yorum yazın.
- Tek tuşla mekanları telefonla arayın.
- Mekanların fotoğraflarını görüntüleyin.
- Bulunduğunuz noktadan gitmek istediğiniz mekana yol tarifi alın, farklı semt / şehirlerde arama yapın.
- Mekanları kategorilerine göre listeyin.
- Türkiye'nin en iyi mekânları hakkında bilgiye ulaşın!


Çok değerli katkılarından dolayı AppleTurk.net'e teşekkür ederiz.


Mekanist iPhone uygulaması ve servisleri FIT Consulting'in katkılarıyla geliştirilmiştir.
...ve Daha Fazlası


What's New In Version 2.0.1 /Mekanist Versiyon 2.0.1 Özellikleri
- Yakındaki mekanları "çek - bırak" yöntemi ile güncelleme özelliği.
- Daha gelişmiş lokasyon belirleme.
- Mekan sayfaları ve aramadaki hatalar giderildi.
- iPhone 3G ve 3GS'lerde yorum ekleme ekranındaki yıldızlar artık düzgün bir şekilde görüntülenebiliyor.
- Görsel iyileştirmeler yapıldı.




 
Kaynak:apple.com

Mekanist.net iPhone Uygulamasıyla Adres Tespiti

Mekanist.net aldığı yatırımın ardından MekanistFırsat ile grup satın alma servisini açmıştı. Şirket son olarak iPhone uygulamasını yenilemiş.


Mekanist.net uygulaması 2.1 sürümü olarak bildirilse de eski uygulama güncellenerek, yeni uygulamaya yüklenemiyor. Yeni uygulamayı indirmek için App Store’da tekrar arama yapmak yeterli


Yeni Mekanist uygulamasında, bulunduğunuz yere en yakın mekanlar listeleniyor ve seçeceğiniz mekan hakkında adres, resim, yorum ve telefon numarası gibi birçok bilgiye ulaşabiliyorsunuz.


Bulunduğunuz noktadan mekana yol tarifi alabildiğiniz uygulamada, harita ekranından etrafınızdaki mekanları görmeniz de mümkün. Farklı semt ve şehirlerde arama yapmak ve kategorilere göre mekanlar listelenebiliyor.






Uygulamanın eski versiyonunu kullanan biri olarak yeni sürümün çok daha iyi ve hızlı olduğunu söyleyebilirim. Mekanist.net uygulamasında eskiden beri beklediğimiz check-in olma özelliğinin ise günün birinde servise entegre edilip edilmeyeceğini bilemiyoruz.


Fırsat tarafına yoğunlaşan Mekanist, aslında tüm yabancı servislerden çok daha önce check-in yaptırma yeteneğine sahipti ve elindeki mekan bilgileri yarışta kendisine büyük avantaj sağlayabilirdi. Tabi ki halen çok geç sayılmaz


Mekanist.net’in yenilenen iPhone uygulamasını App Store Download Linkinde indirebilirsiniz

Nokia ile Microsoft Mobil Birlikte Akıllı Telefonlar Üretecekler

Nokia mobil işletim sistemi konusundaki eleştiriler karşısında sonunda pes ederek Microsoft ile işbirliğine gideceğini açıkladı. Nokia’nın gelecekteki akıllı telefonlarının işletim sistemi Windows Phone olacak.

Aslında son birkaç gündür Nokia ile Microsoft arasında bir çeşit anlaşma yapılacağı haberi medyada yer alıyordu, ancak bu kadar kökten bir strateji değişimini Nokia’nın kabul edeceği beklenmiyordu.


Yapılan açıklamada Nokia telefonların ana işletim sisteminin bundan sonra Windows Phone olacağı dile getirilmiş. Servis tarafında ise Microsoft’un Office, Bing ve AdCenter gibi ürünleri Nokia telefonların ana servislerini oluşturacağı paylaşılmış. Nokia’nın en başarılı servisi olarak kabul edilen Nokia Maps ise Microsoft’un ana servislerinden biri olarak yerini alacak.




Herkesin aklına gelen Symbian’a ne olacak sorusuna da yine açıklamada cevap verilmiş. Symbian, Nokia’nın diğer teknoloji üreticilerine satmaya devam edeceği bir ürünü olarak hayatını sürdürecek. Şirketin bu yıl yaklaşık 150 milyon adet Symbian tabanlı cihaz satmayı beklediği de paylaşılmış. Symbian’ın asıl kaderi ise Windows Phone’lu Nokia telefonlar pazara çıktığında belli olacak.


Nokia’nın akıllı telefonlar üstü mobil cihazları için kullanmayı planladığı MeeGo işletim sistemi ise yoluna açık kaynak kodlu olarak devam edecek. MeeGo, olası yeni nesil cihazlar için kullanılmak üzere geliştirilmeye devam edilecek. Nokia’nın bu yıl içerisinde MeeGo tabanlı bir ürün çıkartmayı planladığı da bültende paylaşılmış.


Nokia aldığı bu strateji değişimi ile tepe yönetim kadrosunda da değişme gitmiş. Yeni şirket yapısını Akıllı Cihazlar ve Mobil Telefonlar olmak üzere ikiye ayıran şirket, akıllı cihazlarda Windows Phone’lu yeni akıllı cihazlarını üretecek ve Symbian telefonlar ile MeeGo Bilgisayarlar bu departmanın altında yer alacak. Mobil telefonlar departmanı ise inovatif teknolojiler ve uygulamaları geliştirerek 1 milyar kişiyi birbirine bağlamak hedefiyle çalışacak. Şirketin diğer departmanlarında da birleştirmeler ve yeniden yapılandırmalar yapıldığı görülüyor.


Yapılan detaylı açıklama da bir kere bile Ovi’nin adı geçmemesi ise şirketin son yıllarda büyük yatırımlar yaptığı platformunu ne yapacağı konusunda belirsizlik yaratıyor. Ülkemizde de şirketin Ovi platformu için yaptığı yatırımlar ortada, tabi ki Nokia’nın daha basit telefonlarında kullandığı S40 ve S60 gibi Symbian versiyonlarında Ovi kullanılmaya devam edilecektir. Ancak akıllı telefonlarda yeni yeni oturmaya başlayan Ovi’nin bir anda terk edilmesi, Nokia’nın sabrının kalmadığının bir göstergesi aslında.


Şu anda Nokia CEO’su Stephen Elop ve Microsoft CEO’su Steve Ballmer’ın bulunduğu bir basın toplantısı yapılıyor. Yeni gelişmeler oldukça yazıya ekliyor olacağız.

Nokia Ceo'su ve Microsoft Ceo'su Röportajını İzlemek İçin Tıklayın

Kaynak:Webrazzi.com

ShiftDelete.net Facebook Güvenlik Ayarları Tavsiyeleri


Yaklaşık 600 milyon üyeye sahip olan Facebook´ta gizlilik büyük önem taşıyor. Sizler için, mutlaka bilmeniz gereken 10 gizlilik ayarını derledik. Artık güvendesiniz!


---------------------------------------------------------------------------


Bundan 6-7 yıl önce, dünyanın en kalabalık üçüncü topluluğunun sanal dünyada yer alacağını söyleselerdi, buna inanır mıydınız?


2004 yılında kurulan Facebook, 600 milyon üyesiyle, Çin ve Hindistan'dan sonra en kalabalık birlik halini aldı.


Peki içerisinde yarım milyar insanı barındıran Facebook, ne kadar güvenli? Aslına bakarsanız, yüklediğiniz bilgilerin ve resimlerin Facebook server'larındaki akıbeti merak konusu.


Ancak daha önce korkmanız gereken bir şey var. Bu 600 milyon üyeye karşı, profil bilgileriniz ne kadar güvende?


Teknoloji sitesi ShiftDelete.Net, bilmeniz gereken 10 gizlilik ayarını derledi.


Facebook'ta Paylaşım


Hesap/Gizlilik Ayarları/Facebook'ta Paylaşım


Temel ayarlarınıza girdiğinizde, eğer gizliliğe önem veriyorsanız, asla görünürlüğünüzü "Herkes" olarak işaretlemeyin. Hatta burada yapacağınız en iyi ayar, kişiselleştirme olacaktır. Bunu da "Özelleştir"i seçerek yapabiliyorsunuz. Hemen sayfanın altında "Ayarları özelleştir"e tıklarsanız, bu bölümden tek tek ayarlarınızı kişiselleştirebilirsiniz. Ayrıca, bulunduğunuz ekranda, "Profilimin Önizlenmesi" seçeneğine tıklayarak, yabancıların profilinizi nasıl gördüğüne bakabilirsiniz.






Eğer kişilere özel, limitli profil tercihleriniz olduysa, sayfanın üzerinde bulunan kutucuğa dilediğiniz arkadaşınızın ismini yazarak, o kişinin sizin profilinizi nasıl gördüğüne bakabilirsiniz.


Bu ayarlardan hangilerini bilmiyordunuz? Hangileri işinize yaradı?




(ShiftDelete.Net )

Webrazzi Kariyer Güncel İş İlanları Bu Sitede

Webrazzi Kariyer‘de yayında olan güncel iş ilanları şu şekildedir.


PHP DeveloperOcteth // Sendloop
Arabirim (UI) TasarimcisiOcteth // Sendloop
Müşteri Temsilcisi- Octeth // Sendloop
Senior PHP DeveloperMivento Bilişim
Marka Takımı Dijital Proje YöneticisiYouth Republic
Email Marketing SpecialistRevotas
Senior php developerVirutik A.Ş.
Web DeveloperLiva Bilişim
Yazılım Geliştirme Gurusu (PHP) / Technical Guru (PHP)GittiGidiyor Grubu
Senior PHP DeveloperBerilTech
İnternet Medya Planlama YöneticisiMitoz Dijital İletişim
Dijital Metin YazarıPixelplus İnteractive
Sosyal Medya EkibiPixelplus İnteractive

Detaylı Bilgiye WebRazzi Kariyer Sayfasından Ulşabilirsiniz.

Twitter Twitpic Share ile Video Paylaşım Merkezi Olacak

Twitter’da resim paylaşımının ardından video paylaşımına yönelik sunulan hizmetler, Twitter’ın bu alandaki potansiyeli hakkında düşünmeye itiyor.


Twitter’da popüler fotoğraf paylaşım servislerinden Yfrog ile Lockerz’in kısa süre önce satın aldığı Plixi‘nin video paylaşımına izin verdiğini biliyoruz. Twitter’ın fotoğraf paylaşımında en bilindik servis olan Twitpic ise video paylaşımına başladığını duyurdu ve oyunu hareketlendirdi.


Yeni tasarımıyla görsel içeriklerin daha fazla önem kazandığı Twitter’da video paylaşım giderek yaygınlaşıyor. Twitpic gibi bir servisin bu işe el atması da bu yükselişi hızlandıracağa benziyor. Haziran 2010′da 10 milyon kullanıcıyı geçen Twitpic’in bugün 17 milyon kişilik ağına her gün 30,000 yeni üye ekleniyor.






Yaklaşık bir yıl önceki video istatistiklerine baktığımızda, Twitter’in bu anlamda dikkat çekici bir ağ olduğu net olarak görülüyor. Halen Youtube ve Facebook’un çok gerisinde üye sayısına sahip olsa da Twitter’ın 2011′de video paylaşımında önemli istatistikler paylaşacağına inanıyorum.


Gerçek zamanlı paylaşımın merkezi olan Twitter’in Amerika’da ünlü isimler tarafından kullanılıyor olması, özellikle görsel paylaşımların gündeme taşınmasını sağlıyor. Güncel gelişmelerde mobil cihazına sarılan kullanıcılar için önemli bir mecra olma özelliği kazanan Twitter, yapılan paylaşımların çok hızlı bir şekilde yayılması ile de diğer sosyal mecralardan bir adım öne çıkıyor.


Kendi fotoğraf ve video paylaşım servisini sunmak yerine Twitter’ın şu anda birlikte çalıştığı TwitPic’i satın almasının akıllıca olacağını düşünüyorum. TwitPic API‘nin uzantısı olarak Labs.twitpic.com üzerinde farklı geliştirmeler yapan Twitpic, etkinlikler için özel çalışmalar yapıyor. Twitter’ın konum tabanlı geliştirmelerini değerlendiren servis şimdi de video kozunu oynuyor

Google Dilixiri iPhone Ceviri Uygulaması Program Özelikleri

Google Çeviri, Türkçe de dahil onlarca dilde online çeviri sunuyor. Google ve Apple arasında süregelen mobil işletim sistemi savaşı devam etse de Google, servislerini birbirini ardına iOS platformunda kullanıcılara sunmaya devam ediyor.


































Metin bazlı çevirinin yanısıra sesli çeviri de yapabilen Google Çeviri uygulamasının ilk denemelerimizde başarılı bulduğunuzu söyleyebiliriz.

Google Çeviri uygulaması, 15 dilde sesli veri alabilirken 50 dilde çeviri yapabiliyor. Çevirilen içeriği ise 23 dilde okuyabiliyor. Sayılar birbirinden neden bu kadar farklı bilmiyoruz, ancak Türkçe ses girişini ve çıkışını desteklediğini biliyoruz. Uzun cümlelerde web sayfasında olduğu gibi yanlış çeviriler yapabiliyor olsa da güzel hatta eğlenceli bir uygulama olduğunu söyleyebiliriz.




Google Çeviri halen kusursuz olmasa da ilk açıldığı zamana kıyasla büyük ilerleme kaydettiğini söyleyebiliriz. Bugün bize ulaşan ve iPhone’da Türkçe-İngilizce, İngilizce-Türkçe’ye çeviri yapan yerli bir uygulama da dikkatimizi çekti. Dilixiri isimli iPhone uygulaması $4.99′dan iTunes üzerinden satışa sunulmuş. Uygulamanın fiyatı ortalamanın biraz üzerinde olsa da çeviri konusunda uygulama arayanların deneyebilecekleri başka bir alternatif olarak sayılabilir.

comScore İnternet Web Liderleri Raporunu Açıkladı

comScore, ABD internet pazarının 2010 raporunu açıkladı. Raporda Groupon‘un yükselişinden Bing’in Google karşısında pazar payını arttırmasına kadar önemli bilgiler yer alıyor.


2010 yılında online parekende pazarı %10′luk büyümeyle 142 milyar doları aşan ABD’de satışların en yüksek olduğu dönem yine yılın son ayları olmuş. En hızlı büyüyen ürün sınıfı tüketici elektroniği(%19) olurken, bunu bilgisayar donanımları(%17), kitap ve dergiler (%16) takip etmiş. Bu bölüm sanırım Apple’ın piyasa değerinin 300 milyar doları nasıl aştığına cevap veriyor.


Raporda perakende pazarında en büyük ilgiyi çeken Groupon’a özel bir yer verilmiş. comScore’a göre sadece Aralık ayında tekil ziyaretçi trafiği %712 artan Groupon, yılın son ayında 10.7 milyon ziyaretçi çekmiş. Bu alanda ikinci sırayı alan LivingSocial ise %438 artışla 5.7 milyon kişiye ulaşmış.






ABD’de 2010′da en çok vakit geçirilen sitelerde ilk 3 sıra tamamen değişmiş. Hitwise’ın Aralık ayında paylaştığı gibi Google’ı geride bırakan Facebook ilk sırayı alırken, 2010′da işleri kötü giden Yahoo! comScore’a göre birincilikten üçüncülüğe gerilemiş. Facebook’un sosyal ağ kategorisinde takip edenler ise MySpace, Linkedin, Twitter, Tumblr ve Formspring.me olmuş. Sosyal ağlarda alt sıralar pek değişim göstermemiş ama Facebook’un yükselişi alıcısını bekleyen Myspace‘i düşüşe mahkum etmiş.




Facebook hakkında detaylı bilgilerin verildiği raporun 2009-2010 yılı Aralık ayı kıyaslamasına göre sosyal ağ devinin günlük ortalama ziyaretçi sayısı %69 oranında, toplam tekil ziyaretçi sayısı ise %38 oranında artmış. Facebook’ta geçirilen günlük sürenin de kullanıcı başına 23.7 dakikadan 25 dakikaya çıktığı paylaşılmış.


En çok vakit geçirilen online mecralar portallar olurken, 2009 Aralık ayında 4. sırada yer alan sosyal ağlar ikinciliğe yükselmiş. Eğlence dünyası üçüncü sırayı korurken, eposta servisleri ise bir yıl içinde ikincilikten 4. sıraya gerilemiş. 2010 yılı ABD’de eposta kullanımın oldukça düştüğü bir yıl olmuş. 12-17 yaş arasında %59, 25-34 yaş arasında ise %18 oranında düşüş yaşanırken, 55 yaş üzerinde eposta kullanımı artmış.




Geçtiğimiz yıl ABD arama motoru pazarı için de önemli bir yıl olmuş. %12 oranında büyüyen pazarda yüzdesel olarak en çok yükselen Bing olmuş. Bing %29′luk bir büyüme sağlarken, Google %13 büyüme göstermiş. Kullanıcı başına aramalarda Google’da %10′luk bir artış yaşanırken, geçtiğimiz günlerde arama sonucu takibiyle gündeme gelen Bing’de bu oran %20 olmuş.




Mobil pazarda dikkat çeken değişim ise akıllı telefonların artışına paralel olarak mobil geniş bant abonelerinin limitsiz paketlere yönelimi olmuş. ABD’de %27′lik akıllı telefon penetrasyonunda en yüksek pazar payını %31.6 ile RIM almış. Android ile yükselen Google %28.7, iPhone’un üreticisi Apple ise %25′lik bir pazar payı almış.



ABD pazarına geniş çaplı bir bakış sunan raporda, banner reklam gösterimlerinin küçük artışına yer verilirken en önemli reklamverenlerin AT&T ve Verizon olduğu paylaşılmış. En büyük reklam yayıncıları ise Facebook, Yahoo! ve Microsoft olmuş.


comScore, online video pazarında günlük tekil izleyicilerin 2009-2010 Aralık ayları arasında % 67.3′ten %88.6′ya yükseldiği resmedilmiş. Video izleme süreleri de benzer oranlarda artış göstermiş. Video reklam rekabetinde ilk 3 sırayı Tremor Media, Brightroll ve Arap.tv almış. Reklam içerikli videoların toplan videolardaki oranı da %12.2′den %16.4′e yükselmiş.


Görsel Kaynak: Searchin’ USA

Haber Kaynak: webrazzi.com

Cesaret mi , Aptallık mı Siz Karar Verin [MYNET HABER]



Çılgın çift dev dalgalara kafa tutmaya çalıştı ama bakın sonunda ne hale geldiler..


----------------------------------------------------
-----------------------







Deniz kenarında dev dalgaları izlemeye giden insanlar şok bir görüntü ile karşılaştı. Kimlikleri belli olmayan bir çift, inanılmaz bir cesaret göstererek kayalıkların üstünde dalgaların içine daldılar.


İşte Mynet'e Yüklenen o görüntüler




Kaynak:ekonorm.com ve mynet haber

7 Şubat 2011 Pazartesi

LG P503 Optimus One Android Telefonu Özellikleri ve Kullanıcı Yorumları

Androdi’li cihazların dünya genelinde yükselişi Türkiye’ye yansımaya devam ediyor. LG Optimus ile Türkiye pazarına ilk Android’li cihazını getiren LG Mobile, bu kez piyasaya çıktıktan yaklaşık 2 ay (65 gün) sonra 2 milyon satış yakalayan Android’lisi LG Optimus One‘ı uygun fiyatla satışa sunuyor.


Orta sınıf segmentinde sayılabilecek LG Optimus One (LG P503), LG Optimus’a kıyasla daha iyi özelliklere ve çok daha iyi bir tasarıma sahip. Ücretsiz navigasyon uygulaması Ndrive ile birlikte gelen LG Optimus One Android 2.2 (Froyo) kullanıyor. LG Optimus’un 3.0 inçlik ekranına karşılık 3.2 inç (320 x 480px) HVGA ekrana sahip LG Optimus One bu haliyle uygulama ve tarayıcı kullanımını daha verimli bir hale getirmiş.


Optimus One, HSDPA 7.2 mbps 3G hızını destekliyor. 1,500 mAh pile sahip pazarın yeni Androidli’si 170MB dahili hafızasını 32 GB’a kadar desteklenen Micro SD desteğiyle güçlendiriyor. Optimus One, 3.5mm standart kulaklık girişi bulunduruyor ve Micro USB bağlantısı da Optimus One’ın bilgisayarla veri alışverişini kolaylaştırıyor. 600 MHz işlemci de bu seviyede bir cihaz için yeterli sayılabilir.


Yüz izleme ve gülümseme tanıma özelliklerine sahip fotoğraf makinesi 3 megapiksellik arka kameraya sahip Optimus One maalesef ön kamera bulundurmuyor. Google Voice Search (Google Sesli Arama) özellikleğini Türkçe olarak destekleyen Optimus One’da LG’nin Android konusunda daha iyi bir tecrübe kazandığı yeni arayüzde görülüyor.



Wi-Fi Hotspot özelliği ile kablosuz modem olarak 5 cihazın internete bağlanmasına imkan veren cihaz siyah ve gümüş renk alternatiflerine sahip ama Türkiye’de iki modelin de bulunup bulunmadığından emin değiliz. LG Türkiye’de 599 TL fiyatla satışa sunulacak Optimus One’ın 10 milyon adet satan ilk akıllı telefon olmasını hedefliyor.
Özellikle dış plastik kaplamasıyla kaliteli bir izlenim uyandıran ve fiyat/performans oranı iyi olan Optimus One hakkında izlenimlerimizi önümüzdeki günlerde paylaşacağız.

6 Şubat 2011 Pazar

The Daily iPad Phone Gazetesi Haberleri

News Corporation ve Apple’ın ortak bir projesi olarak gündeme gelen ve dijital yayıncılığın yeni bir boyuta taşımasını sağlayacak iPad’e özel gazete The Daily sonunda ortaya çıktı. Rupert Murdoch’ın büyük bir hevesle üzerinde durduğu The Daily, App Store için de yeni bir dönemin kapılarını açtı.


Murdoc’ın sahne aldığı özel bir etkinlikle tanıtılan The Daily, günlük 0.14 dolara yani haftalık yaklaşık 1 dolar ücretle indirilebilecek. Önümüzdeki yıl 15 milyon iPad tabletin piyasada olmasını beklediğini söyleyen Murdoch, 360 derece görüntüler ve HD videolarla güncel bir yayın olacak The Daily’nin yeni bir iletişim çağına işaret ettiğini söylüyor.


İlk iki hafta boyunca ücretsiz olacak ilk iPad gazetesi, bir uygulamaya sıkıştırılmış gelse de özel bir ekip tarafından son dakika haberleri, eğlence, sanat, kültür, teknoloji gibi çeşitli konularda özel içerikler barındırıyor. Uygulamaya eklenen bazı oyunlar da The Daily okuyucuları arasında özel bir ilişki kurulmasını sağlıyor.




The Daily’nin başarısının nasıl saptanacağı şeklindeki bir soruya “milyonlarca satış yaparak” cevabını veren Murdoch, bu iki yılın ardından (Apple ile yapılan anlaşma gereği) diğer önemli tablet platformlarında yer alacaklarını dile getiriyor. The Daily şimdilik ABD’den erişilebilir olsa da uluslararası bir medya gücünün gelecekte farklı ülkelere ve farklı tabletlere açılım yapması zaten pek sürpriz olmayacaktır.





The Daily, App Store’da yeni ücretlendirme modelini de başlatıyor. Bu modelle The Daily gibi süreli yayınlar uygulama içinde otomatik abonelik yenilemesinden faydalanabilecek. Böylece Apple’ın kasasına App Store’dan yeni bir musluk daha akacak.


Bu alanda sürpriz bir gelişme de New York Times’dan geldi. Özel bir yayın olmaktan çok kişisel gazetecilik üzerine bir çalışma yapan NY Times, News.me adlı bir iPad uygulaması üzerinde çalışıyor.


News.me, Flipboard‘a benzer bir şekilde Twitter paylaşımları üzerinden kişisel bir yayın meydana getiriyor. NY Times’ın bu girişimi The Daily’ye rakip olarak görülmese de günümüz yayıncılığının online kanallara ve bireyselliğe daha evrildiğinin farklı bir açıdan gösteriyor.


Hatırlayacağınız üzere iPad dergilerine gösterilen ilginin zamanla azaldığını paylaşmıştık. Bu durumun iPad gazeteleri için geçerli olup olmayacağını önümüzdeki dönemde göreceğiz. Türkiye’de bu alanda sürdürülen gelişmeleri de sizinle paylaşacağız.

5 Şubat 2011 Cumartesi

Facebook E-Ticaret ile Fırsat Merkezi Haline Geldi

Alışveriş kavramının online dünyaya hızlı geçişi Facebook’un bu alandaki potansiyelini de artırıyor. Online ortamda üretici ve ithalatçıların ürünlerini eticaret firmalarıyla buluşturan Operasyon Merkezi (OPM), Fırsat Merkezi uygulaması ile e-ticareti Facebook’ta taşıyor.


Pazartesi Sendromu ile YKM’nin e-ticaret adımında yer alan OPM, Fırsat Merkezi ile kendi müşterilerinin Facebook üzerinde sanal mağaza açmasını sağlıyor. Facebook’ta beğeni ve yorum altyapısını kullanan uygulamada şu anda 5 mağaza ile hizmet veren Fırsat Merkezi, bu markaların ürünlerini tamamen Facebook üzerinden satışa sunuyor.


Kapıda ödeme, banka havalesiyle ya da kredi kartı ile ödeme sunan uygulamada sadece kredi kartı ödeme sisteminde açılan pop-up ile kredi kartı bilgileri alınıyor.




Tüm satış sürecinin Facebook’ta tamamlanması Fırsat Merkezi’ni avantajlı bir noktaya getiriyor ancak Facebook’un bu tür girişimlere kendi ödeme sistemini kullanma zorunluluğu getirmesi mümkün olabilir.


Opersyon Merkezi yetkililerinden aldığımız bilgiye göre uygulama şu anda ek olarak 10 mağaza ile daha anlaşma yapmış ve şirketin ilk hedefi kısa süre içinde 100 mağazaya ulaşmak. Üretici veya ana dağıtıcı konumunda olan, marka ve logo kullanım yetkisine sahip firmaların Operasyon Merkezi ile iletişime geçerek detaylı bilgi alabilecekleri de bizlerle ayrıca paylaşıldı.

Kayna: Webrazzi.com

LimoCart Kurucusu Mesut Darandeli'nin Amerikadaki Başarı Hikayesi

Silikon Vadisi röportajlarımıza, bu sefer Doğu Yakasından bir girişimle devam ediyoruz. 14 Şubat 2011 tarihinde Las Vegas, Paris Otel’de lansmana hazırlanan Limocart’ın kurucularından Mesut Darandeli ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Mesut Bey ile projelerinin tüm detaylarını konuştuğumuz röportajımızdan umarım keyif alırsınız.


Geçelim röportajımıza…


Reyhan Çepik: Merhaba Mesut Bey, kısaca kendinizden ve şirket ortağınızdan bahseder misiniz?


Mesut Darandeli: New York’ta yaşayan Gaziantepli bir girişimciyim. 2004 yılında Rhxo Technology Group’u, kurdum ve hala CEO/President olarak çalışmaya devam ediyorum. Aynı zamanda Columbia Üniversitesinde PhD yapıyorum. Rhxo; New Jersey, Ankara ve İstanbul’da ofisleri, Hindistan New Delhi’de de geliştirme merkezi bulunan bir yazılım şirketi. 2004 yılından bu yana birçok büyük şirketle (Garanti Bankası, Arçelik, Kuveyt Türk, Turkon, Motorola, Vodafone, Birleşmiş Milletler, Columbia Üniversitesi, Türkiye’de bazı bakanlıklar gibi) Rhxo olarak çalıştık veya kendim danışmanlık verdim, vermeye de devam ediyoruz.


Limocart projesinde ki ortağım Emin Kahyaoğlu ise 20 yılı aşkın süredir Kısmet International INC. ismiyle Teaneck/NJ merkezli bir limuzin şirketinin kurucusu ve yöneticisi. Amerika’nın en büyük Türk taşıma şirketi Kısmet Limousine Fleet’inde 100′e yakın aracı bulunuyor. Emin Bey Giresunlu.


R.Ç: Şubat ayında lansmanını yapacağınız projeniz Limocart’tan bahseder misiniz?


M.D: Şirketin ismi Limocart LLC. “Smart Ground Transportation Booking” sloganı ile 2009 yılında Delaware merkezli olarak kurduk. Operasyon yerimiz New York ve New Jersey.


Limocart dünyanın hemen her yerinde büyük metropollerden küçük kasabalara varıncaya kadar birçok noktada hizmet veren, taksi, limuzin, minivan, otobüs, kargo taşıma gibi araçları bünyesinde bulunduran servis sağlayıcı şirketlerin tek bir sistem üzerinde toplanarak, müşterilerin bu sistem üzerinden kredi kartları ile bu tıp araçların rezervasyonunu yapabilecekleri bir web projesidir.


Projenin ortaklık yapısına bakarsanız yazılım ve araç taşıma konusunda uzman iki firmanın ortak girişimi. Bu açıdan değerlendirince tamamen uzman olduğumuz bir girişim aslında.


Bu süreçte ben 12 yıllık yazılım ve teknoloji tecrübemi Limocart’a aktardım ekibimle birlikte. Emin Kahyaoglu ise 20 senelik bir taşıma şirketinin sahibi olarak bu konu da ki tüm tecrübelerini bize aktardı sistemi geliştirirken. Hedefimiz dünyanın en büyük kentlerinden, en küçük kasabalarına kadar çok değişik noktalarda hizmet veren servis sağlayıcı şirketlerin sisteme kayıt olmasını sağlayarak, müşterilerin her an ve her yerde araç rezervasyonu yapabilmesini sağlamak.


R.Ç: Limocart olarak, oto kiralama firmaları ve kullanıcılar için ne gibi servisler sunuyorsunuz?


M.D: Burada öncelikle belirtilmesi gereken önemli noktalardan birisi, www.limocart.com üzerinden vereceğimiz bu servisin hepimizin bildiği oto kiralama firmalarının verdiği servislerden farklı olduğudur.


Biz “chauffeured transportation” denilen Türkiye’de pek yaygın olmayan fakat özellikle operasyon yerimiz Amerika Birleşik Devletleri’nde ve Kanada’da, İngiltere başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerinde de yoğun bir şekilde kullanılan şoförlü taşıma servislerini müşteriye sunuyoruz. Yani Limocart.com şuan için Rent-a-car servisi veren Budget, Avis vb. firmaları sistemde barındıran bir yapıya sahip değil.


Sunduğumuz servisler ise bu tıp taşıma hizmetleri veren firmaların araçlarını sistem üzerinde tanımlayarak Dünya’nın değişik noktalarında bu servislere ihtiyaç duyan kişilerin kolayca bu araçların rezervasyonlarını yapabilmelerini sağlamak.


R.Ç: Yani kısaca Limocart için Expedia’nın araçlar için yapılmış hali diyebiliriz.

 Peki projeniz nasıl bir teknik altyapı ile destekleniyor?


M.D: Projeyi Rhxo Technology Group bünyesinde geliştiriyoruz. Firmamızda şuan için 4 farklı merkezde 35 kişi çalışıyor. Bu projede de bu ekipten arkadaşlarımız yer alıyor. Sistemin iki ana kısmı var. Bunlardan ilki müşterinin rezervasyon motorunu kullanarak sistemde ki aradıkları bölge için mevcut araçları görüp, kredi kartlarını kullanarak rezervasyonunu yapabilecekleri kısım. İkinci kısımda ise şirketlerin aldıkları bu rezervasyonları yönetebilecekleri son derece gelişmiş bir rezervasyon yazılımı var.


Bu yazılım içerisinde GPS üzerinden gerçek zamanlı araç takibi, entegre bir muhasebe ve raporlama bölümü, araç yönetimi, şoför yönetimi, gibi kısımlar yer alıyor. Tüm alt yapıyı kendi sunucularımız üzerinde kendi ekibimizle yönetiyoruz.


R.Ç: Limocart sadece teknik bir proje mi yoksa saha ekibiniz var mı?


M.D: Geride bıraktığımız son 1 yıl içinde bu servis sağlayıcı firmaların sahipleri ve sektörün diğer önde gelen insanları ile (dergi editörleri, consultant’lar, fleet managers, experienced drivers) sürekli görüşmeler yapıyoruz, online webinar’lar düzenliyoruz ve onların fikirlerini alıyoruz. Dolayısıyla aslında teknik ekip dışında projede çalışan ciddi bir de pazarlama ekibi var. Ortağım Emin Kahyaoğlu 20 yıldır sektörün içinde ve sektörün büyük firmalarından birisi olduğu için projenin satış ve pazarlama ayağı tamamen onun sorumluluğunda ilerliyor. Ben daha çok ürün geliştirme tarafında bulunuyorum.


R.Ç: Hangi platformlarda yer alıyorsunuz?


M.D: Limocart yapısı itibariyle O2O (Online to Offline) diye tabir ettiğimiz bir proje aslında. Yani müşteri hizmeti internet üzerinden satın almasına rağmen verilen servis klasik hizmet modeli. Bu açıdan bakınca mobil platformlarda yer almak projenin başarısı açısından son derece kritik. Müşteri-Şirket ve Şirket-Şoför arasında olmak üzere iki tıp mobil ortamda yer alıyoruz.


Bunlardan ilki müşterilerin iOS (iPhone, iPad) ve Android OS telefonlarını kullanarak rezervasyonlarını yapabilecekleri bir ortam diğeri ise Amerika ve Kanada da iDEN Network’u üzerinde hizmet veren Nextel telefonlar ile sisteme kayıtlı taşıma şirketlerinin şoförleri ile gerçek zamanlı haberleşmesini sağlayan bir mobil alt yapı.


R.Ç: Limocart sadece Amerika için mi hizmet veriyor?


M.D: Operasyon merkezimiz Amerika olduğu için burası bizim için pilot bölge. Fakat sadece Amerika’da hizmet vermeyi planlamıyoruz. Amerika, Kanada ve İngilitere başta olmak üzere bu tıp taşıma hizmetleri veren Dünya’nın her yerinde ki firmalar Limocart’a kayıt olabilir ve birkaç dakika içinde rezervasyon yazılımını kullanarak araçlarını sistem üzerinde tanımlayabilirler.


R.Ç: Dünya’nın her yerinde hizmet vermeyi planlıyorsunuz, peki müşteri memnuniyetini ve firmaların en iyi hizmeti vermelerini nasıl sağlayacaksınız?


M.D: Az öncede belirttiğim gibi Limocart, internet üzerinden kullanılmasına rağmen, klasik hizmet modeli ile çalışan bir servis. Dolayısıyla hizmet kalitesinin yüksek olması belirttiğiniz gibi müşteri memnuniyeti için son derece önemli. Aksi takdirde müşteri devamlılığını sağlamak mümkün değil. Bu açıdan bakıldığında ürünün kalitesi servis sağlayıcıların kalitesi ile doğru orantılı. Bunu sağlamak için sistem üzerinde bir geribildirim mekanizması geliştirdik. Bu noktada servisi alan müşteri, aldığı bu servisle alakalı geribildirim vermek suretiyle şirketi, kaliteli servis vermesi için iten eden bir ivmeye sahip. Bu şekilde sistem üzerinde belirli bir barajın altına düşen, kaliteli hizmet vermeyen firmaları engellemek suretiyle ayıklıyoruz.


R.Ç: Nasıl bir müşteri hizmeti sunmayı planlıyorsunuz?


M.D: Limocart internet üzerinden servis veren bir ürün olmasına rağmen özellikle yaşlı insanlar başta olmak üzere herkesten teknolojiyi aynı düzeyde kullanmasını beklemek biraz haksızlık olur. Bu nedenle 7/24 hizmet verecek bir müşteri hizmetleri servisimiz olacak. İngilizce ve İspanyolca başta olmak üzere birkaç farklı dilde müşteriler bu merkezi arayarak rezervasyonlarını telefondan yapabilecekler.


R.Ç: Limocart ile benzer iş modeline sahip başka şirketler var mı? Yada kimleri rakip olarak görüyorsunuz?


M.D: Düşündüğümüz şekilde servis veren bir ürün henüz görmedik. Zaten bu açığı gördüğümüz için bu işi yapmaya karar verdik diyebilirim. Fakat internet çok hızlı gelişen ve eriten bir platform. Kısa bir süre sonra benzer bir işi yapan firma da çıkabilir, önemli olan sunduğunuz servisi, diğerleriyle kıyasladığınızda ne kadar kaliteli bir şekilde sunduğunuz.


R.Ç: Limocart’ın iş modeli nedir?


M.D: İki tür gelir modelimiz var. Bunlardan en önemlisi servis sağlayıcı şirketlerden alacağımız aylık sistem kullanım ücreti ve her rezervasyon için alacağımız küçük komisyonlar. 90 gün boyunca şirketler bedava olarak sistemi kullanıp deneyebilecekler. Diğeri ise Limocart.com üzerinde sunacağımız sponsor reklam ve listemeler. Bunlar dışında farklı gelir modelleri üzerinde de çalışıyoruz. Öncelikli olarak ilk hedefimiz Amerika ve Kanada’nın en büyük servis sağlayıcılarını sisteme dahil etmek. Son 1 yıldır bunla ilgili çok büyük mesafe kaydettik. Sistem açıldığı ilk günden itibaren bahsettiğim bu pilot şirketlerin bir kısmı ile çalışmaya başlayacak.


Bunun yanında geliştirdiğimiz bir Partner modülü var. Bu modül sayesinde şirket düzeyinde yada kişisel olarak Limocart’in İş Ortaklığı Programına kayıt olunabiliyor ve rezervasyon motorunun istenilen bir web sitesine entegre edilmesi ile Limocart üzerinden gelir elde edilebiliyor.


R.Ç: Ve son olarak eklemek istedikleriniz var mı?


M.D: İnternet çok hızlı gelişiyor ve her geçen gün yepyeni şeylerle karşılaşıyoruz. Belki de ticarette rekabetin en yoğun yaşandığı platform diyebiliriz. Amazon’da 25 dolara ucuza satın aldığınızı düşündüğünüz bir ayakkabının aynısı ertesi gün eBay’de 20 dolara bulma şansınız çok yüksek. Bu açıdan bakılınca değer ve fark yaratmak, kaliteli hizmet vererek bunu korumak gerçekten çok zor. Biz de diğer tüm girişimciler gibi bu zorlukların farkındayız ve üstesinden gelebilmek için çalışmaya devam edeceğiz. Ve son olarak röportaj için çok teşekkür ediyorum.


R.Ç: Ben teşekkür ederim bu keyifli söyleşi için.